1. Fiil önceden ayırmak
  2. Fiil (yayımcılık) önceden davranmak (zamanı önceden belirlenmiş bir programı başkası ile değiştirmek
gasbetmek, zaptetmek, elkoymak, kendine maletmek.
The political movement had been preempt = pre-empted
by a group of evil men.
(satınalmada öncelik sağlamak için araziyi vb.) işgal etmek.
The cat preempt = pre-empted the comfortable chair.
yerini almak, yerine koymak.
The regular programs were preempt = pre-empted by a political talk.
herkesten önce satınalmak, satınalmada öncelik sağlamak.
to preempt = pre-empt the choicest cut of meat.
önceden ayırmak.
(karşı tarafın peyini artırmasını) önleyici deklarasyon (yapmak).
(araziyi vb.) gasbeden, elkoyan, satınalmada öncelik sağlamak için işgal eden kimse.
park yeri temin etmek Fiil
bir fikri birine inhisar ettirmek Fiil
öncelikli satın alma hakkı ile bir arsayı iktisap etmek Fiil
gasbetmek, zaptetmek, elkoymak, kendine maletmek.
The political movement had been preempt = pre-empted
by a group of evil men.
(satınalmada öncelik sağlamak için araziyi vb.) işgal etmek.
The cat preempt = pre-empted the comfortable chair.
yerini almak, yerine koymak.
The regular programs were preempt = pre-empted by a political talk.
herkesten önce satınalmak, satınalmada öncelik sağlamak.
to preempt = pre-empt the choicest cut of meat.
önceden ayırmak.
(karşı tarafın peyini artırmasını) önleyici deklarasyon (yapmak).